YORUMLAR (Bu habere 148 adet yorum yazıldı) |
Kasabalımız eğitim denince sonuçu devlet memurlugu olacak zannediyor büyük bir çoğunlugu bu şekilde alğılıyor bu meseleyi günümüzdede devlet memurlugu popüler bir iş olmadığı gibi memur olmakta bir o kadar zor ve prosedürü oldukça uzun bundan dolayıda okuma işine sıcak bakmıyorlar. Bilinmelidirki üniversiteler insanlara bir meslekten ziyade formasyon ve hayata farklı pencerelerden bakış açısı kazandırır buda insanı başarıya taşır.Çevremize baktığımızda üniversite mezunlarının çoğunluğu aldıkları eğitimin dışında farklı iş kollarında çalışmaktadırlar. Bizde okumaya bu şekilde bakmaya başlarsak dahaçok insanımız okumak isteyecektir. Yeterki olaya dogru noktadan bakalım.
Yadiğar-3.02.2007
|
|
Güzel bir konu güzel bir başlık.Evet sayın hemşerilerim kız çocukları okuyupta ne olacak öğretmen mi mühendismi olacak eskiden derlerdiki otursun halısını dokusun şimdi ise otursun evinin işini yapsın koca beklesin.Bu zihniyet olduğu sürece köyde bulunan kızlar okuyamaz.
Köyde ilk ortaokula giden kız benim.Elli küsür erkek bir ben kız, çok zor şartlar altında okudum köyde ortaokulu. Okuyupta ne olacaktım doktormu mühendismi sorulan sorular hep buydu.Veya kız çocuğu okula gönderilirmi ya kocaya kaçarsa alimallah.
Evet arkadaşlar herkesin düşündüğü gibi ben kocaya kaçmadım aileme laf getirmedim şükür. Evet okudum köyde ortaokula giden ilk kız olma şerefini onurunu taşıyorum.Öğretmen olamadım doktor olamadım mühendis olamadım kabul ediyorum memur oldum.Ama biliyormusunuz beni ailemi tanıyan köylülerimiz şöyle derler sen falan kişinin okuyan kızımısın.Şimdi bu soru hangi kıza sorulur sanmıyorum.Ben bütün kötü şartlara engellere rağmen köyde tek olarak ortaokula gittim hem kendim hem başkalarının kızlarıda gitsin yol açılsın diye.Ama ne oldu ben ortaokulu bitirdim yıllarca köyde ortaokula kız gönderilmedi.Taaa ki 8 yıllık eğitim başlayana kadar.Onda da mecbur oldukları için gönderdiler.
Önce bu konuda aileler
eğitilmeli ve bilgilendirilmeli.Kız erkek ayrımı yapmadan çocuklarının eğitimi için gerekli çabayı göstermeliler.Benim bu sözüm köydeki anne ve babalara.Köyden okuyupta çıkan hemşerilerimizde var.Doktorlar mühendisler avukatlar öğretmenler daha neler çocuklara da bu kişiler örnek gösterilmeli.Çocuklara eğitimin önemi anlatılmalı tahtakale ruhu anlatılmamalı.
Bütün öğrencilere başarılar diliyorum.
zuzum-3.02.2007
|
|
Eğitimin vazgeçilmez taşlarından olan aileler, hayat boyu çocukların yanında nasıl oluyorsa eğitim boyunca da yanlarında olmalıdır. “Ben ilkokul mezunuyum, ben lise mezunuyum, bizim zamanımızda böyle dersler yoktu.” gibi laflarla öğrencinin yanında yer almamak çok yanlıştır. Öğrenciler, aileleri bir tehdit unsuru değil bir destekçi olarak görmelidir. Aksi halde öğrenci yalana başvurabilir. Okul hayatı hep sınavlarla doludur. Sınavlar öğrenilen bilgilerin öğrenilme derecesini ölçer. Bu değerler bize öğrenilen bilgiler hakkında fikir verir. Burada bir sıkıntı varsa öğrencinin çalışma alışkanlıkları gözden geçirilmelidir.
Başarısızlık bir sonuçtur. Bu sonucun ortaya çıkmasına sebep olan nedenler vardır. Bu nedenleri araştırmadan verilecek tepkiler muhtemelen başarısızlığı artıracak veya devamlı hale getirecektir. Aileler okulla ilgili başarısızlıklarda tepkisel davranmak yerine önce bunun nedenlerini araştırmalı.Çocuk başarılı olmanın yollarını birazda kendisi aramalı,Kendi hedefini kendisi belirlemeli'ki,Öğretmen veya ailede öğrenciye destek olarak,hedefe ulaşılmalıdır.
öğretmen adayı-3.02.2007
|
|
evde kızlar durmasın hepsai okullara gönderin ev de hizmetçilik yapıyorlar
adanalı allahın adamı -3.02.2007
|
|
evde kızlar durmasın hepsai okullara gönderin ev de hizmetçilik yapıyorlar
adanalı allahın adamı -3.02.2007
|
|
Eğitim seviyesinin gittikçe düştüğü çok doğru.Bana göre bunun nedeni eğitim sisteminde sürekli olarak yapılan değişiklikler ve eğitim- öğretimin hızlandırılmış olması. Öyleki daha çocuk adını soyadını doğru düzgün yazamazken sınıf geçiriliyor.Sınıfta kalma diye birşey yok.Zayıfı olan da geçiyor, dersleri iyi olanda. Bu durum çalışan öğrenciler için de bir rahatlık nedeni olmaya başlıyor ve artık ders çalışmamaya başlıyor. Haklılar da. Ben okulu takdirle bitirsem ne olacak , 10 zayıfla bitirsem ne olacak. İşe girerken benim ders notlarımı sormuyorlar neticede.
Zorunlu eğitimi önce 8 yıla şimdi de 12 yıla çıkardık, ne güzel hepimiz diplomalı olacağız. Bu bize ne kazandıracak onuda anlamış değilim. Okumayacak çocuğu zorla okutmak ne kadar mantıklı.Bütün herkes doktor, mühendis olacak değil ya. Bu ülkenin bakkala,manava, temizlik elemanına da ihtiyacı var. Bu alanlarda çalışırken üniversiteyi bitirmiş olmamın ne anlamı olacak.
Bana kalırsa eğitim öğretim zorla değil isteğe bağlı olarak yapılmalı.Çocuk okumak istiyorsa sonuna kadar desteklenmeli ama istemiyorsa eğitim merkezleri açıp diğer mesleklere yönlendirilmeli.Fırıncılık,kaportacılık,terzilik,esnafçılık,manavcılık,hayvan yetiştiriciliği... vs.
Ülkemizin diplomalı cahillere değil; ahlaklı, erdemli,dürüst, işini iyi yapan insanlara ihtiyacı var...
-3.02.2007
|
|
Bence eğitim ailede başlar.bizim köyün insanları cahil olduğundan çocuklarına küçük yaşlarda eğitimin önemini çocukların beynine aşılamamışlar.bırakın çocuklarına aşılamayı kendileri bile farkında değiller eğitimin önemini.böyle oluncada eğitim açısından fazla bişey beklenmez bu insanlardan.ortaokulu bile zar zor bitirenler var.acaba okulda ebeveynlere yönelik seminerler filan düzenleniyormu merak ediyorum.hoş düzenlensede kimsenin umrunda değildir.onlara göre boş iş.
-3.02.2007
|
|
Çigdem doğru söylemiş katılıyorum ama bazende kızlar okul olayını tek kurtuluş görüp dünyayla alakayı kesiyolar şuanki TÜRKİYE mizin ortamı bayanların okumasına müsait değil tabi ben kızlarımızı suçlamıyorum ama okulların durumu malum onlara aile olarak sağlam bir dini eğitim verilip okula yollanmalı oda bizim kızılörenli bakımından zayıf yani işimiz çok zor ALLAH yardımcımız olsun .......................
AHMET -3.02.2007
|
|
bahane uydurmak hayattaki en basit işlerden biri çiğdem kardeş nazi kampında yetişmiş gibi bir halin var. yinede bahane deyil bu.buda olmadı başka bahane bulun.kısaca herkez sorunu kendinde arasın.ayrıca kendini ve çevreni geliştirmenin yolu sadece okumak deyiiillll.
r.g-3.02.2007
|
|
aferm çıgdem bravo azına dılıne saglık
sarar-3.02.2007
|
|
Tamamen aile ile ilgili bir durum söz konusu çünkü;aile gereken ilgiyi ve okuma ile ilgili çocuklarına daha çok bilinçlendirme çabasını gösterseler belki de durum bu olmayacak.Ve o dersaneyi bırakan çocuklarda elbet kendiliğinden canları sıkıldı diye bırakmadılar aile nin etkisiyle alındılar.Ama ilerde anladıklarında geç kalmış oluyolar.Ve bu kadar okuyan olmasıda iyi bir gelişme dir diye düşünüyorum.İgili ailelere ve kendi ailmede tşk edriyorum.
zuhal KORKMAZ-3.02.2007
|
|
Bizim koyde ailelerin kizlari okula gondermemelerinin tek sebebi kizlari evde hizmetci olarak kullanmak istemelri. Koylu kizlar kucuk yaslardan itibaren evde annesinin, babasinin. disarida halasinin, dayisinin, teyzesinin, amcasinin, kuzenlerinin etekisinde kaliyor. Espriler, sakalar, kavgalar, hakaretlet hep evlilik uzerinde. "Bilmem kac yasina geldin, daha su yemegi yuapamiyorsun", "Senin yasindakiler evi donderiyorlar", "Amcanin kizi tevir turlu yemek yapiyor", "Su isi yap, yarin obur gun bilmem naptigimin avradi kizina hic is gostermemis diyecekler", "Sen ne zaman satiliyorsun" gibi laflarla kizlarin bilincaltina bu evlenmek lafi yerlesiyor. Onun icin ders calismak yerine, tum konsantrasyonunu bune vermektense, yemek yapmayi, ev toplamayi oncelik olarak kabul ediyor. Surekli ders calissa, anne, abla, yenge sen otur biz calisalim diyor. Kiz ben ders calisiyorum derse "Bana mi calisiyorsun" diye cevap veriliyor. Bu huzursuzluk ortaminda kiz "Lanet olsun" diyordur eminim. Kiz test cozucem dedigi vakit, ne testi isimiz var simdi denirse ne istek kalir ne de heves. Erken yasta evlenip baska bir yola girer hayatlari.
Cigdem-3.02.2007
|
|
sanki köyde filozoflar bilim adaları doluyduda okutulmadı.başarısı olan öğrenciler okuyor bir şekilde kızlar okutulmuyormuş,da evleniyormuş. kendileri istiyorda ondan okumak isteseler gerçekten engelleri aşmasınıda bilirler.evliliği bir halt sanıyorlar ilk fırsatta evet diyorlar.iyi birşey yapmış oluyorlar akıllarınca.
r.g-3.02.2007
|
|
birşeyler başarmak için kararlı olan zaten yapacağını yapıyor. aile öğretmen bahane. birşeylerin olmaması hiç birşeyin bahanesi olamaz.imkansızlıklar öğretmen kalitesi vs. sebepler sadece bahane isteyen istediği oranda istediğini başarır yeterki istesin ve çalışsın .uyuz uyuz otur sen sonra ideallerden bahset olmaz ama artık dünyada uyuzluk deyil cin gibi olmak geçerli hatta bu hal bazan bilgi ve becerinin bile önüne geçiyor.
r.g-3.02.2007
|
|
Eğitim seviyesinin başlıca nedenleri ailelerin gerekli ilği ve alakayı göstermemesi birinci nedendir bu genellikle şu an kasabamızda halen böyle sürmektedir ama şu kasabamızdan dışarıda olan aileler bu egitim konusuna çok önem verdiği ortada yeni yenide olsa çocuklarını okutmak için ellerinden gelen her türlü imkanı seferber ediyorlar aslına bakarsanız kasabamızın egitim seviyesi o kadar küçümsenecek kadar küçük de degil buğün internet sitemizde görüldüğü gibi 512 kayıtlı ouyan ve okumuş kişi mevcut bu gayet sevindirici bir rakam daha kayıtsız olan hemşerilerimizde vardır burda demek istediğim o kadarda egitim seviyemiz düşük degil ama neden daha ileri ve daha yüksek olmasın onun için hep beraber gerekirse köyümüze öz bir egitim seferberliği yapılabilir hemşerilerimiz destekleriyle daha çok ögrencimiz üniversitelere girebilir birazda okulumuzdaki ögretmenlerin çocuklar üzerinde etkili bir faktör olarak onlara hem egirimi en üst düzeyde vermek hemde bir psikolojik egitim destegi sevgisi aşılayarak çocuklarımıza okulu sevdirmeleri çocukların okulla haşır neşir olmalarını saglanaları yeteri olacaktır egitim konusunda gerekli hassasiyeti gösteren kasabamız derneginede sonsuz teşekürlerimi sunarım inşallah daha ileri bir seviyete ulaşarak söz sahibi bir kasabamız olur.
Kamil düvenci-3.02.2007
|
|
vay vay değişiklik varha iyi iyi gelelim eğitim konusuna köyün neyi yüksekki eğitimi olsun öğrenci evden gitsin yeter zihniyeti ile gönderilirse kalite beklemek yanlış olur.boşunada beklemeyin bu köy değişmez hiç bir konuda.
r.g-3.02.2007
|
|
dertli bence haklı kız çocukları okuyubta ne olacak ineklere bakarlar ne de olsa koylu kızları
*ay* gunes* yıldız*-3.02.2007
|
|
Şimdi herkes yine öğretmenleri suçlayacaktır.Ben de bir öğretmen olarak buna bir yere kadar katılabilirim.Ancak suçlu aranıyorsa toplum olarak hepimizde biraz suç var gibi görünüyor.Başta öğrenci suçlu bence.Aile kıt imkanı ile okutmaya çalışırken onun aklı başka yerlerde.Sonra aile suçlu.Öğrencinin ne yaptığından haberi bile olmuyor.Okulda öğrenci bir suç işlese veli bunu kabullenmiyor.Benim oğlum ya da kızım bunları yapmaz deyip işin içinden çıkıveriyor.Sonra eğitim sistemimiz suçlu.Çünkü her sene müfredatı değiştirip yap boz tahtasına çevirdiği için.Sonra çevre suçlu.Öğrenci kötü arkadaş edindiği için.En son suçlu ise öğretmen bence.Çünkü aile çocuğunu okula hazır göndermez,öğrenci okula hazır gelmezse öğretmenin derste yapacağı hiçbir şey kalmaz.Devletin verdiği kitabı bile okula getirmeye üşenen bir öğrenciye kimse bir şey öğretemez.Öğrenci okula gelmeden belli bir eğitim alarak gelmezse bu eğitim okullarda verilmeye çalışılır.Eğitim almamış bir çocuğa da öğretmen bir şey öğretemez.Meslek bilgisi yetersiz öğretmenler de mesleği kasabada öğrenmeye çalışırlarsa o zaman da öğretmen suçludur.Meslekten anlamayan,sözleşmeli,vekil,ücretli,sağdan, soldan toplanan öğretmenleri kasabaya verdiği için de milli eğitim suçludur.Öğretmen bir yerde uzun süre kalırsa ancak faydalı olabilir.Bu kasabada tam tersi gelen bir iki yıl içerisinde gitmek zorunda kalıyor.Bunun nedenlerini burada saymakla bitiremeyiz.
Sonuç olarak şunu söyleyebiliriz.İş işten geçmeden en kısa zamanda gerekli tedbirleri alarak geleceğimiz olan çocuklarımızızın okumaları için herkesin elinden ne geliyorsa yapması lazım gelir.Aman canım bana ne denmeye devam edilirse hem onların hem de bizim geleceğimiz tehlikeye girer.Saygılarımla.
öğretmen-3.02.2007
|
|
Seviye neden düşük.Gelin okuldaki ve okulu bitirmiş ve okumamış öğrencilere yönelik bir anket yapalım.En iyi sonucu böylece buluruz.Ondan sonra oturulur ne yapılması gerekiyorsa öğretmen,öğrenci,veli,dernek vb. işbirliği içerisinde gerekli tedbirler alınarak eğitimin kalitesi ve seviyesi artırılmaya çalışılır.Bunun haricinde ne yapsanız boşuna.
öğretmen-3.02.2007
|
|
Okulumuzun egitim seviyesi niye düşük.Okulumuzun egitm seviyesi annelerinin ve babalarının çoçukları ile fazla ilgilenmemesi sonucunda ortaya çıkıyor.
hakan ÖLMEZ-3.02.2007
|
|
kiziloren okulu çok iyi bir okuldur.Bu nedenle ögrenciler okulundan şikayetçi degiller.Kiziloren okulu temiz ve güzel bir okuldur.Bu nedenle okulumuzu begeniyoruz.Ben okulum hakkında kötü birşey söyleyemem.Ben kendi okulumu begeniyorum. OKULUMUZU SEVİYORUZ
HAKAN ÖLMEZ-3.02.2007
|
|
derneğin böyle bi işe kalkışması gercekten guzel ve onurlandırıcı fakat sadece kasabamızda değil tüm Türkiye'nin genelindeki durum böyle.gelgelelimki durum malum kız çoçuklarının okumasıda yanlış zihniyetine sahip bir çok insan var.halbuki erkek çoçuklarından ziyade kızlara daha ağırlık verilmesi gerekir.Kendine geliştirme yolunda hızla ilerleyen kızılören elbet bu sorunu çözümleyecektir ve bu zihniyeti kafasından silecektir.bu durum da kızların okumama sebebine neden oluyor.
EMRAH YÖNEM-3.02.2007
|
|
neden düşük güzel bi soru bence 1.kız çocuklarının okutulmaması erkenden evlendirilmesi 2.zaten kızlarında pek okumaya niyetli olmaması bence inş.kızılörende int.kullanımıda yaygınlaşmaz yoksa köylü içinden çıkılmaz bi hal alır yazık olur herkese bence bu yüzden düşük eğitim seviyesi en önemliside ailelerin çocuklarını okutmak istememesi eee ne derler kız kısmı okuyup da ne olcak erken yaşta verirler yerini bulsun diye doktor mı olacak mühendismi bu kafayla gidilirse daha neler olur kim bilir akıl fikir versin ailelere allah sonumuzu hayır etsin ne diyelim
dertli-2.02.2007
|
|
ailerler çok ilgisiz bencee çocuk dersaneye gidiyorum dıye başka yerlere de gidebilir...aileler in yaptıkları yuzunden çocuklar gitmese daha iii
DJ_cHARİSMA-2.02.2007
|
|
derneğin böyle bi işe kalkışması gercekten guzel ve onurlandırıcı fakat sadece kasabamızda değil tüm Türkiye'nin genelindeki durum böyle.gelgelelimki durum malum kız çoçuklarının okumasıda yanlış zihniyetine sahip bir çok insan var.halbuki erkek çoçuklarından ziyade kızlara daha ağırlık verilmesi gerekir.Kendine geliştirme yolunda hızla ilerleyen kızılören elbet bu sorunu çözümleyecektir ve bu zihniyeti kafasından silecektir
zeynep KORKMAZ-2.02.2007
|
|
Recep Tağman gibi öğretmenler kasaba dışından okulu yönetmeye kalkarlarsa olacağı budur.Madem bu zat okulunu bu kadar seviyordu da neden terkedip gitti. Şu an okulda çalışan öğretmenleri de her fırsatta küçük görmektedir.Bu sadece bir örnek. Sen öğretmenine sahip çıkacaksın ki onlarda elinden ne geliyorsa vermeye çalışmalıdırlar.Sen öğretmenini sevme sonra ondan özveri bekle.Selamlar.
anlayana-2.02.2007
|
|
kasabamızda egitim seviyesi yüksek olmasıyla beraber okulumuzun seviyesi daha iyi olacagına inanıyorum.TEŞEKKÜRLER
HAKAN ÖLMEZ-2.02.2007
|
|
Önceki yorumlarımda da yazdığım gibi tek suç aile ilgisizliği.Veli çocuğunun yanında öğretmeni kötülerse,idareciyi kötülerse,okumanın yanlış olduğunu söylerse sonuç böyle olur.Para kazanmak okumadan üstün tutulursa,çocuklar tahtakaleye özendirilirse olacağı budur.
çığlık-2.02.2007
|
|
1
2
3
4
5
|