Birçoğumuzun adını bile duymadığı Gilaboru meyvesi birçok derde deva oluyor. Kasabamızda, Göğdağ'ın yükseklerinde kendiliğinden yetişen meyve acımsı bir tada sahip. Gilaboru meyvesi Eylül-Ekim aylarında olgunlaşıyor. Kasabamızda Acule olarak ta bilinen Gilaboru, eskiden toplanarak turşulara katılıyordu. Kasabamızda önemi pek bilinmeyen Gireboru,
birçok hastalığa deva olarak gösteriliyor.
İçanadolu bölgesinde, özellikle Kayseri
çevresinde yetişen bu meyve çeşitli yöntemlerle tüketiliyor. Gireboru ağacının
kabuğu kaynatılarak suyu içildiğinde, Kramp çözücü, yatıştırıcı, dokuları
sıkıştırıcı-sağlamlaştırıcı, sinir sistemini güçlendirici etkilerinin yanı sıra
astım, romatizma, yüksek tansiyon, sara nöbetleri (epilepsi), kabakulak, doğum
sonrası spazmlar, uyku bozukluğu gibi birçok hastalığın tedavisinde
kullanılabilmektedir. Meyvesi veya suyu tüketildiğinde ise böbrek ağrılarında ve
böbrek taşlarının düşürülmesinde etkili oluyor.
(Konu ile ilgili daha detaylı bilgi arama motorlarından temin edilebilir.)