| YORUMLAR (Bu habere 89 adet yorum yazıldı) |
| iyi ve yararlı site harika
damla-20.01.2008
|
|
| Sevgili * rumuzlu arkadaş. Konu hakkında bilgin yok ve bilgisi olanları da eleştiriyorsun.Kısaca konuyu sana özetleyim.Dernek eğitim toplantısını okulda velilere yönelik tertip etmiş.Toplantı yarıyıl tatilinde herkes izindeyken yapılmış ve bundan okulda çalışan hiçbir öğretmenin haberi olmamış.Yani onlara haber verilmeden yapılmış.Bu toplantıda okulla ilgili sorunlara çözüm bulmak amacıyla bir tanede rehber öğretmen getirmiş dernektekiler.Sorun şu.Forumdaki yazılarda okul çalışanları toplantıya katılmamakla suçlanıyor.Toplantı yapılıyor öğretmenler katılmıyor deniliyor.Dernek burada bir hata yapmıştır.Çıkıp bir açıklama yapamadılar yada yapmak istemediler bilemiyorum.Bizler toplantıyı düzenlerken öğretmenleri çağırmadık diyemediler ve öğretmenler günah keçisi ilan edildiler ve buna da dernektekiler seyirci oldular.Amaçları kendi okul öğretmenlerini rencide etmekse asıl rencide olanlar kendileridir.Okullarda okul aile birliği varken başka amaçla kurulmuş bir derneğin bu tür işler yapmasını doğru bulmuyorum. Soruyorum sizlere getirdikleri rehber öğretmen hangi sorunun çözümlenmesine katkı sağladı.Çözümü bırak okul öğretmenlerinin çalışma azmini kırdı.Araya duvarlar örüldü.Ben de bir öğretmen olarak okuttuğum sınıfın hesabını uyduruk bir derneğe verecek değilim.Hesap soracaklar sadece öğrencilerim ve aileleridir.Artık derneği sevmeyen ve okulda görmek istemeyen bir kişi olarak bu işleri okul aile birliğinin yapması gerektiğine inanıyorum.
öğretmen-2.03.2007
|
|
| Sevgili * rumuzlu arkadaş.Diyorsun ki bu vadide analar evlatlarına vatana ,millete hizmetin ibadet olduğunu öğretirler.Birincisi burası kurtlar vadisi değil.İkincisi yanılıyorsun.Neden dersen sen vatana millete tüm Türkiye'ye porno cd satarak mı hizmet ettiğini sanıyorsun.Bunu hiç bir ana öğretmez evladına.Kendi sapkınlıklarınızı,biran önce köşe dönme heveslerinizin vebalini başkalarına yükleyemezsiniz.Kasaba dışında çalışanların yarıdan fazlasının kazancı kaçakla,porno cd ile vb. yollarla olmaktadır.Bunu bizlere iyi meziyetler gibi anlatamazsınız.Ben sadece gördüğüm yanlışlıkları yazdım.Bana katılırsın ,katılmazsın o senin sorunun.Önce insanlara saygı göstermesini öğren.Sen beni eleştireceğine kendi düşüncelerini yazsan daha iyi olmaz mıydı?.Derneğin yanlışlarını bile bile neden sevecek mişim onuda anlamış değilim.basit bir olayı büyütüp konuyu benim yazdıklarıma getiriyorsun.Sen derneği sevebilirsin.Saygı duyarım.Ben sevmiyorum diye sen neden bana saygı göstermiyorsun.Sevmediğim için kötü ve art niyetli damgasını hemen yapıştırmayı maharet sanıyorsunuz.Böyle olursa karşımıza şu sonuç çıkar.Senin sevdiğini ben seversem iyiyim.karşı görüşte bulunursam kötüyüm.Böyle saçma düşünceler olduğu sürece hiç bir şey yapılamaz bu kasabada.Dışarıdan ahkam kesmek kolay.Madem kasabanızı seviyordunuz da neden başka yerlerde yaşamayı tercih ettiniz.Buraların sorunlarını yakınen tanımadan dışarıdan yapılan yorumlar saçma geliyor bana.Hangi konu açılsa forumda İstanbul,Adana ve Mersin de yaşayanlar herşeyi bilmeden eleştirmeye başlıyor.Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olunmaz der herkese saygılarımı sunarım.
yazıklar olsun-2.03.2007
|
|
| dernelerimizi de dernek mensuplarınıda seviyorum takdir ediyorum.bir şekilde köye hizmet nihayetinde. kötü niyetli-art niyetli-aklına geleni yazan söyleyen kişiler lütfen kendinize başka platform seçin....
MERSİNDEN DERNEKLERİNİ SEVEN KIZILRENLİ-1.03.2007
|
|
| "Bu vadide analar evlatlarına vatana millete hizmetin ibadet olduğunu öğretirler" aksini öğrenen varsa ona göre davranır. Sadece Kızılören için değil bu ülke ve insanlık adına en ufak katkısı olan herkese teşekkür etmek lazım.Ümit ediyorum ki; Kızılörenin kıraç topraklarından çıkan insanlar önümüzdeki yıllarda daha güzel daha büyük işler yapacaklar.
*-1.03.2007
|
|
| Sevgili *.Söyleyeceğim tek şey var.Bekleyelim ve görelim.Sizin gözlerinizdeki perde inşallah bir gün açılır ve gerçekleri o zaman görürsünüz.Tabi görmek istiyorsanız.Ya benim dediğim doğru ise o zaman ne yapmayı düşünürsünüz.Bazen insan gözünün önünde olup bitenleri göremez derler.Çünkü siz onlara o kadar yakınsınız ki gerçekleri göremeyecek kadar körsünüz.Beni eleştirmek yerine neden doğru söyleyip söylemediğimi araştırmıyorsunuz.Bence size format atma zamanı gelmiş te geçiyor bile.Virüs olsanız temizleyebilirdik sizi ama tüm sisteme sen ve senin gibiler yerleştiği için takdiri halkımıza bırakıyorum.
yazıklar olsun-1.03.2007
|
|
| Her müessese kurucusu,ve yöneticisi o müessesenin kuruluş gayesini, varoluş hikmetini sık/sık hatırlamalıdır ki, iş hedefinden saptırılmasın ve semereli olsun. Aksine, hedef ve kuruluş gayesi unutulmuş yurtlar, yuvalar, okullar, Dernekler tıpkı yaratılış gayesini unutan bir insan gibi, kendi zararına ve ters bir çizgide yürür durur da aslı hedefine ulaşamaz.Hizmet vermede yetersiz kalır.Başarılıda olamaz.Herkes yaptığı görevin sorumluluğunun bilincide olması gerekir.Eğerki bu sorumluluğunu bilmiyorsa vebal altında kalacağınıda bilmelidir. Sorumluluğunu bilmiyorsaki zaten görevinde başarılı/verimli/olması beklenemez.Kısaca haberin konusu değiştirilerek hedef saptırılmaya çalışılıyor. Konu ile ilgisi olmayan,Şahsi duygu ve düşünceler açıklanarak gündem yaratılıyor.Kısır döngü ve düşüncelerle yapılan yorumlarla, soruna çözüm bulunmasıda beklenemez. Herkes birilerini, bir şeyleri karalama kampanyası ile hiç bir yere varılamaz/varamaz.Sorunun temelindeki nedenler bir tarafa bırakılarak,özel konularla gündem yaratılmaya/ değiştirilmeye çalışılıyor.Bu da hiç kimsenin ne yararına nede menfâtinedir.
m.s-1.03.2007
|
|
| Sevgili Yazıklar Olsun rumuzlu arkadaş, yine sapla samanı karıştırıp tabiri uygunsa "malama" yapmış.Evrensel hukukun en önemli prensiplerinden biri "beraati zimmet asıldır, yani kişinin suçluluğu ispatlana kadar masumdur, suçsuzdur. Sizde elinizde herhangi bir belge somut bir hadise yok iken diyorsunuz ki dernektekiler yaptıklarının seçim yatırımı olmadığını söylesinler. Dernek yöneticilerinin böyle bir açıklama zorunluluğu olamaz / olmamalı da. Ben bir vatandaş olarak kasabamızın derneğinin böyle şeylerle meşgul olup enerji kaybına uğramasını istemem. Dernek şu an için fakirlere yardım etmeye çalışıyor, futbol turnuvası düzenliyor, piknik organize ediyor kasabalının birbiriyle muhabbeti artsın diye. Kızılören net yaklaşık 3 yıldır yayında derneğin siyasi faaliyet yaptığı haberini yayınlamadı. Kasabamızın imajının iyileşmesinde derneğin fonksiyonu çok önemli ama derneğiyle uğraşan Kızılörenlinin imajını düzeltmek epey zor. Derneklerde siyasetin olabileceği yönünde hiç bir kelime kullanmadım. İnsanların siyasi görüşlerinin olabileceğini yazdım. Bunun işlerine yansıtılmaması gerektiği konusunda herkes hem fikir.Burada size ters gelen konu şu olabilir; derneğin faaliyetleri sizin siyasi görüşünüzle örtüşmüyordur. Arıza burda olsa gerek. Siz derneğin faaliyetlerini siyasi faaliyet olarak görüyorsunuz. Kendinizi de rakip. Ortada siyasi bir durum yok iken siz sanal olarak öyle görüyorsunuz. Ben bir Kızılörenli olarak derneğin faaliyetlerini gözlemlemeye çalışıyorum. Sizin olmayan bir şey için edep sınırlarını zorlayıp "yazıklar olsun" demeye hak görmeniz kadar, benim de "Ey arkadaş bazı işler hoşuna siyasetine menfaatine gitmiyor diye, dernek hakkında böyle konuşamazsın deme hakkım var. Ben dernek yetkililerinin yerinde olsam senin feveranın karşısında bir kelime bile açıklama yapmam. Çünkü o zaman kal'e alındığın için mutlu olacaksın. En iyisi kal'e almamak. Yapacağınız şey derneğe yaptığınız yardımları kesmek. Ya da bir sonraki dernek seçimlerinde aday olup derneğin siyasi yatırım yapmasına engel olmak. Bunları yapabilirsiniz ama lütfen suyu bulandırmayın. Şimdiye kadar hiç yapılmamış işler dernekler sayesinde yapılıyor, burslar veriliyor, kasabalının kaynışması için sosyal faaliyetler organizasyonlar yapılıyor, fakir-fukara gözetilmeye çalışılıyor. Bırakınız lütfen arkadaşlar rahat rahat çalışsınlar, bir de sizin gibilerle uğraşmasınlar. Herkesin yeterince işi gücü derdi sıkıntısı var. Lütfen gölge etmeyin.Kızılören Kasabasının faydasını gördüğünüz Derneğin yapabileceği bir projeniz / çalışmanız varsa onları ortaya koyun.Milletin birbiriyle muhabbetini / kardeşliğini engelleyen yeterince virüs var, bir virüs de siz olmayın.
*-1.03.2007
|
|
| Mersinden yazan arkadaş sen derneği mi yoksa çalışanlarını mı seviyorsun?Yine söylüyorum muhatabım sizler değilsiniz.Ben sadece bir yetkilinin çıkıp bizim amacımız şu, siyasi bir düşüncemiz var ya da yok gibi bir açıklama yapmasını bekliyorum.Bu sizin yaptığınız fanatik bir taraftarlıktan başka bir şey değil.Örneğin ben gs spor klübünde sorunlar yaşanıyor derken siz fanatikliğinizden hiç bir sorunu göremiyorsunuz.Bir klübü ülkenin en seçkin,hepsi kendi alanında başarılı iş adamları yönetemiyorlarsa bırakıp gitmeleri ve yerlerine onlardan daha iyi yapacakların gelmelerinden doğal bir şey olamaz.Bir klüp borç batağında iken siz kalkıp her şey güllük gülüstanlık demeye çalışıyorsunuz.Aynı dernek örneğindeki gibi takım tutar gibi yanlışlıklar desteklenmez.Bence kuru kuruya derneği seveceğine yaptıkları ve yapmaya çalıştıkları işler için derneği sevmelisin.Anlamanı ümit ederim ama sende o kapasite olsa bu kelimeleri zaten kullanmazdın.
yazıklar olsun-28.02.2007
|
|
| Sevgili * rumuzlu arkadaş.Yazını beğendim ama konunun seni ilgilendirdiğini düşünmüyorum.Çünkü ben dernektekilerin yaptıkları işleri seçim yatırımı olarak lanse etmelerini,etmemeleri gerektiğini belirtmiştim.Neden bir dernek yetkilisi değil de siz çıkıp açıklamada bulunuyorsunuz.Siz de gerçekleri dernek yetkililerinden öğrenmek istemez miydiniz? Siz de körü körüne inananlardansınız bence.Siyasi iktidarlar bile yeniden seçilebilmek adına işler yaparlar ülkemizde.Sonra da dönüp bizlerden yeniden oy isterler.Dernekler siyasi bir organ değildir.Sadece amaç hemşerileri bir arada tutmak,ihtiyacı olanlara yardımcı olmak, ve tanıtım yapmaktır.Bugün bunların hiç birisini bu derneklerde göremiyoruz.Hem takım tutar gibi de sizin yaptığınız gibi partide tutulmaz.Bence sen tuttuğun partinin programını dahi bilmezken kalkmış bana derneklerde de siyasetin olabileceğini söylüyorsun.Bu yanlış.Diyelim bir öğretmen kendi siyasi fikrini öğrencisine yansıtmaya kalksa siz buna normal diyebilir misiniz?Benim karşı çıkış noktam bu.Dernekler bir siyasi partinin yan organı değildir.Oradakiler tüm kasabayı temsil etmek için iş başına getirilmişlerdir.Kendilerini belediye başkanlığına layık gören dernek çalışanlarının dernekten ayrılarak siyasi hayatlarına devam etmeleri gerektiği kanaatindeyim.Yanılıyorsam düzeltiniz ve bırakın dernekten bir kişi sizin yerinize açıklamalarda bulunsun.Dernek asli görevini yerine getirsin.Öncelikle şu sağduyu rumuzlu arkadaşımızın dediği gibi kötü imajımızı nasıl düzeltebilir onun üzerinde çalışmalı diyor ve herkese saygılar sunuyorum
yazıklar olsun-28.02.2007
|
|
| DERNEĞE OLUMSUZ YAFTALARLA HAKERET EDEN KÜÇÜK AKILLI YORUMCULARI KINIYORUM.
MERSİNDEN DERNEKLERİNİ SEVEN KIZILRENLİ-28.02.2007
|
|
| Sevgili rumuz yazmayan arkadaş, o kadar kafanız / duygularınız ön yargıya, taraftarlığa kurulmuş kilitlenmiş ki, yapılan her yorumda muhalefet edesiniz geliyor. Ben dernek yetkilisi degilim. Her üç ilde bulunan dernek yetkililerinden tanıdığım kişi sayısı dördü geçmez. Propaganda yöntemleri arasında şöyle bir konu vardır; bir şeyin nasıl olmasını istiyorsanız onun varlığını ortaya çıkarmak için saldırıya geçersiniz. Örneğin okula / eğitime siyasetin bulaşmasını istiyorsanız bu konuda, "yazıklar olsun" un yaptığı gibi "dernek yetkilileri yaptığı işleri oy amacıyla yapıyor" diye vaveyla koparırsınız. Burada 3 durum var: 1- Dernek yetkilileri ve hayır işleriyle alıp veremediği bir konu olabilir. Kişisel kindarlığı vardır. 2- Eğitime siyaset girsin istiyordur. 3- Kendi siyasi düşüncesine yatırım yapıyor olabilir.Şu anki ve bundan önceki hatta ondan da önceki belediye başkanlarımızın dernekle organik bir bağı olmadı.Yazıklar olsun resmen milletin gözünün içine baka baka var olan durumun tersini söyleyerek insanları yanlış yönlendiriyor. Bu tip arakadaşlar kullandıkları ifadenin ne anlama geldiğini bilmiyorlar. "Yazıklar olsun" a yazılacak bir cevap var, yapılan güzel faaliyetleri gölgelemeye çalışıp, burdan kişisel duygularını menfaatlerini tatmin etmeye çalıştığı için asıl kendisine yazıklar olsun demiyorum, iyilikler olsun, Allah akıl, fikir basiret versin. Kasabamızla ilgili yapılan güzel işlerde yapılması gereken takdir etmektir. Buzağı aramaya çıkmamak lazım. İnsanların politik duruşları bellidir. Bu her insan için özel bir konudur. İsteyen istediği yere oyunu verir ya da vermez. Bu kimseyi ilgilendirmez. Demokrasilerde vatandaşlar oyunu istediği yere verirler. Buna kimse engel olamaz.Ayrıca; ülkemizdeki eğitimde kamuya ve özel eğitime ait çalışmalar merkezi anlamda MEB tarafından yürütülmektedir. Milli Eğitim Bakanı da iktidardaki siyasi partinin bir üyesidir. Yani aynı zamanda bir siyasetçidir. O siyasi partinin eğitime ait planları / projeleri vardır. Bakan da onları uygulamak isteyebilir. Hangi siyasi parti olursa olsun bu dünyanın hemen hemen her yerinde böyledir. Eğitime siyaset buradan karışır. Yoksa dernek yöneticilerinden birinin bir yakını belediye başkanı diye eğitime siyaset karışmaz. Şöyle mi demek lazım; dernek yöneticilerinin yakınları belediye başkanı olamaz ya da belediye başkanının yakınları dernek yöneticisi olamaz. Kusura bakmayın ama var olan hukuksal düzende kimse bunu diyemez. Böyle derse çok komik / bayağı bir durufma düşer. "Yazıklar olsun" önümüzdeki dErnek ya da belediye başkanlığı seçimlerinde aday olarak görmek istiyoruz. Sloganımız da hazır "YAZIKLAR OLSUN".
*-28.02.2007
|
|
| Neden bir dernek yetkilisi çıkıp ta bir açıklama da bulunmuyor buradan bizlere.Gerçek amaçları belediye seçimlerine yatırım mı yoksa gerçekten eğitim mi? Lütfen açıklayınız bizler de ona göre yorumlarımızı yapalım.
meraklı-27.02.2007
|
|
| Sayın * rumuzlu,madem dernek yetkilisisin neden buradan velinin durumunu sormuyorsun da bize durumunu telefonla bildir demekle yetiniyorsun?sakladığınız bir şey mi var yoksa bizlerden?
-27.02.2007
|
|
| Dernek yetkililerinden iş işten geçmeden en kısa zamanda bir açıklama bekliyoruz.Yaptıkları işleri oy kaygısı ile mi yoksa başka çıkarlar için mi yapıyorlar?Bunca zamandır bir açıklama yapılmadığına göre yanıtı belli bile.Eğitimle siyaset bir arada barınamaz.Ya eğitimi tercih edin ya da istifa edin siyasete atılın.Aksi hem size hem de bizlere zarar vermektedir.
yazıklar olsun-27.02.2007
|
|
| Buraya yazanların özellikle de belli yerlere gelmiş kişilerin kullandıkları kelimeleri seçmeleri gerekir diye düşünüyorum.Ben bunu her yazımda dile getirdim.Eğer yanlışsam buradan çıkıp herkesten özür dileyeceğim.Ama dediklerimin doğru olduğunu sizler de göreceksiniz.Dikkat edin derneklere.Dernek yöneticileri ne iş yaparlarsa altından hep belediye başkanlığı çıkar.Bunu şu an daha iyi görebilme imkanımız var bile.Eğitimi bile buna alet etmeye başladılar derken beni eleştirenler olmuştu.Ama hiç bir zaman dernekten birileri çıkıp ta bizim siyasetle işimiz yok diye bir açıklamada bulunmadılar.Sizler seçileceksiniz diye eğitimi basamak olarak kullanmanıza izin veremeyiz.Lütfen okuldan elinizi ayağınızı çekin ve buralara siyaset bulaştırmayın.Seçimlere girecekseniz dernekle bağlarınızı koparınız ve adaylığınızı açıklayın olsun bitsin.Böyle yapmanız iki yüzlülükten başka bir şey değildir.
yazıklar olsun-27.02.2007
|
|
| Bazı arkadaşlar kendi zihinsel bulanıklıkları ve menfaatleri açısından son dönemde yapılan özellikle eğitim alanında yapılan faaliyetleri her nedense seçim / politika alanına çekmeye çalışıyorlar. Çünkü başka türlü söyleyecekleri bir şey yok. Sadece o kanaldan girip kendi aymazlıklarını kapatmak istiyorlar. Bu tür çalışamaların en son semtine uğrayacağı alan politikadır. Lütfen basit/kısır döngü içerisinde bulunduğunuz alana eğitim faaliyetlerini sokmayınız. Bir Veli rumuzlu arkadaş oturduğu yerden salvoyu gönderene kadar, eğer gerçekten iyi niyetli ise bir telefon açıp filan kişinin de ihtiyacı var diyebilir. Böyle minik bir görüşme yapmak çok zor olmasa gerek. Ama arkadaşın amacı bu değil. Amacı kabile anlayışı içinde bu işler olsun bitsin istiyor.
*-27.02.2007
|
|
| Kendini beğenmiş kişiler başarılarını, yeteneklerini abartırlar. Kendilerini farklı ve özel bir kişi olarak algılarlar. Kendilerini her şeyden çok severler. Başarı ve güç için önüne geçilmez istek duyarlar. Kendini beğenmiş kişiler her türlü eleştiriye kapalıdırlar. En dostça eleştiriden bile rahatsız olur ve kendisini eleştirenleri düşman kabul ederler, kendisini eleştiren kişiler onun kıymetini bilmeyen, kötü niyetli ve derinlemesine düşünemeyen ahmaklardır. Kullandıkları kişiyle işleri bitince ona sırtlarını döner, vefasızca davranırlar. Vefasızlık ve nankörlük kendini beğenmişlere göre normal davranışlardır çünkü.
Devamlı takdir edilme, itibar görme, iltifat arayıp durma çabasındadırlar. Övgü, kendini beğenmişlerin besinidir. Lehte muamele görmeye, kayrılmaya hakları olduğunu düşünürler. Başkalarını kıskanır, başkalarının da kendilerini kıskandığına inanırlar. Kendi amaçlarına ulaşmak için başkalarının zayıf taraflarını kullanırlar. Onların açığını ararlar. Açıklarını tespit ederlerse onları harcamak için ellerinden geleni yaparlar. Son derece menfaatçidirler.
Kurdukları sosyal ilişkileri kendilerini anlatmak ve ne kadar değerli olduklarını kanıtlamak için kurarlar. Böylece diğer insanlar onların ne kadar değerli olduklarını kabul etmek zorunda kalacaklardır, diye inanırlar..Bu kişilerin aileleri ile kurdukları ilişki de farklı değildir. Çevrelerindeki herkes onlara hizmet için vardır, onların ihtiyacını karşılayabildiği ölçüde değerlidir. Onları asla eleştirmemeliyiz. Eleştirirsek bizi düşman kabul edeceğinden artık onlarla çalışamaz ve onlara yardımcı da olamayız.
Onlara övgü ile yaklaşırsak bundan çok hoşlanacaklardır. Fakat bu durumda onlara ve topluma kötülük yapmış oluruz... O nedenle kendini beğenmiş kişilere karşı övgü dolu sözler söylememeliyiz.
anlayan anlar -27.02.2007
|
|
| Bu toplantıyı düzenleyen dernek yetkililerini buradan kınıyorum.Muammer bey ilk defa yapılan bir işten hemen başarı beklenmemesi gerektiğini söylemiş.Eğitim deneme tahtası değil ki.Buyrun çekilin başka bilenler derneği yönetsin o zaman.burada tecrübe mi kazanılıyor yoksa.Eğer adysanız açıklayın bilelim.
*****-26.02.2007
|
|
| bizim köylümüzün maşallahı var dogruyu söylemişler.kayseri dernegine teşekürler
byt-26.02.2007
|
|
| Sayın Kızılöreli aydınlarımız ve değerli öğretmenlerimiz Bu habere yorum yazanlara benimde bir sorum olacak.Amacınız eğitim seviyesinin düşüklüğüne çözüm bulmakmı? Yoksa kısır çekişmelere neden olan yorumlarınıza devam etmekmi?Eğer bu soruna zerre kadar çözüm bulunmasını istiyorsanız.Soruna nasıl çözüm bulunacağı konusunda, o değerli düşünce ve fikirlerinizi açıklamanızı bekliyoruz. Tabi Bu Yönde çözüm üretecek düşünce ve fikirleriniz varsa.
Başka bir meraklı-25.02.2007
|
|
| Veli olduğuna inandır rumuzlu arkadaş.Bir insanın doğruları söylemesi için kendisini nasıl inandırması gerekir acaba.Siz sanırım dernekle alakalı bir kişisiniz.Öyle olmasaydı karşılık yazmazdınız.Size kimse dernek yetkilisi olduğuna inandır demediğine göre sizlerde insanlara böyle şeyler söyleyemezsiniz.Neden söylenenlerin doğru olabileceğini düşünüp te araştırma yapma gereği hissetmiyorsunuz.Böyle yapmamakla derneklerin yanlış işler yaptığını bir kez daha savunmuş oluyorsunuz ve HAKSIZSINIZ.Velimiz burada gördüğü bir yanlışlığı bizlere belirtiyor.Siz de bize burada değil de derneklerde durumunuzu bildirin demekle olayın doğruluğunu kanıtlamış oluyorsunuz.Şu son dönemlerde dernek adına ne yapılırsa altından başka bir şey çıkıyor.Seçim yatırımı.Öyleyse niyetinizi belirtin de bizler de ona göre hareket edelim.
BİR VELİ'ye katılan-25.02.2007
|
|
| Eğitim toplantısının ikincisi ne zaman yapılacak? Bilenler yazsın.Bu toplantıya buraya yazan herkesin katılmasını rica ediyorum.Bakalım insanlar yazılarının arkasında durabilecekler mi? Ben şunları yazmıştım diyebilecekler mi merak ediyorum.Özellikle de başta Kenan Akcan,*?*,Bence,Derin Darbe ve Bir Dernek Yetkilisi rumuzlu arkadaşları görmek isteriz.Bu yazdıklarını birbirlerinin yüzlerine söyleme cesareti gösterebilecekler mi yoksa her zamanki gibi yine pasif mi kalacaklar.Çünkü böyle toplantılarda hiç kimsenin ağzını bıçak açmıyordu.Sizleri en kısa zamanda okulda yapılacak olan toplantıda görmekten onur duyarız(!?!)
meraklı-25.02.2007
|
|
| Eğitim seviyesi neden düşük belli oluyor artık.Adamlar işi gücü bıraktılar sadece benim yazdıklarıma cevap verir oldular.Çözüm gene yok.Bana katılmayabilirsiniz.Buna saygı duyarım.Ama kafanızı biraz da çözüm üretmede kullansanız daha iyi olmaz mıydı?Sayın BENCE ve KENAN AKCAN.Yazımda yanlış bir şey göremiyorum ben.Yoksa sizler her şeyi bilen insanlar mısınız?Ben herşeyi biliyorum diyenler en çok hata yapanlardır.Bence ikinizde hata yapmaya devam ediyorsunuz.Gerçi hatasızda kul olmaz ama...sizler gene aynı bildiğiniz yanlış yolda ilerlemeye devam edeceksiniz.Ben artık ikinize de yazmamaya karar verdim.Çünkü cahilin şerrinden Allah'a sığınırım.Diğer forumlarda olduğu gibi karşılıklı polemiğe girip kapatılmasını istemediğim için artık susma hakkımı kullanmaya karar verdim.Eğitimle ilgili sorunların ya da kaliteli eğitimin nasıl olması gerektiği ile ilgili yazanlardan da Allah razı olsun.İyiki onlar var.Yoksa meydan bilinen kişilere kalacaktı.İyi akşamlar.
*?*-24.02.2007
|
|
| Ne diyebilirimki daha.Okuma yazması olanlar kişlere ait yorumları okuyunca gerekli kararı vereceklerdir zaten.Birşey söylemiyeceğim.Zaten söylesemde muhattabım anlamamak için özel çaba gösterip,YAZDIKLARINI İNKAR ETTİĞİ SÜRECE,karaya ak dediği sürece kitapta yazsak anlamı yok.Cevap vererek konunun uzamasını istemiyorum.Ama şunu iyi biliniz söyleyecek birşeyim mutlaka var.Sizin benim ve Kenan Beyin yazdığı yorumları metin halinde önümüze koyup hatalarınızı istediginiz kadar size yüzyüze anlatabilirim.Keşke öyle bir imkanım olsaydı.Ve sayın hocam,size kendi yorumunuzdan bir cümleyi hatırlatmak istiyorum """herkes herşeyi biliyor edasıyla hareket edemez"""" Bunu bir eğitimci yapar ve hele birde hırsı mantığının önüne geçerse vay halimize değilmi hocam.Eminiz siz iyi bir öğretmensiniz ve böyle hatalar yapmazsınız..Şahsınızda tüm "saygın eğitimcilere" saygılarımla..
Bence-24.02.2007
|
|
| Sayın *?* sizin öğretmen olduğunuza kesinlikle inanmıyorum. Buradaki ve diğer taraftaki yorumlarınızı okudum. Ve size öğretmen dersem tanıdığım ve saygı duyduğum bir sürü öğretmene hakaret etmiş olurum. Bir öğretmen düşünemiyorum -ki bu kadar seviyesiz olsun. o sebeble boş yere eğitim şu bu gibi konularda ahkam kesmeyiniz. Sizin kesinlikle bi alakanız yok.
Vet.Hek. Kenan Akcan-24.02.2007
|
|
| BİR VELİ LÜTFEN gerçekten haklı olabilirsin yardımcı ol lütfen . köyümüz okulunda kimler gerçekten başarılı ve yardıma ihtiyacı var bizler yanlış mı yapıyoruz mümkünse burda değilde derneklere telefon ile bildir.yardımcı olalım.eğer bunu yaparsan şu kişiyi aradım gerekenleri söyledim diye haber yaz.teşekürler ilgine.
veli olduğuna inandır-23.02.2007
|
|
| Bambu ağacını sanırım bilirsiniz.Bu ağaç Çinde yetişir.Çinliler bu ağacın tohumunu toprağa dikiyorlar.Sulayıp gübreliyorlar.3 ay,6 ay yine aynı işleri yapıyorlar.Sulama ve gübreleme işi zamanında yapılıyır.Ancak bir yıl,iki yıl,üç yıl,dört yıl ve nihayet beş yıl boyunca tohum filizlenmiyor.Bir çoğumuz bir sene geçtiği halde diktiğimiz şey filizlenmiyorsa bırakırız ve bakımından vazgeçeriz.Beşinci yılın sonunda o tohum topraktan başını çıkarıyor,filizleniyor.Tam beş yıl çinliler sabrediyorlar.Sonra ne oluyor biliyor musunuz? Altı haftada 27 metre uzuyor.Şimdi düşünme zamanı.Bu ağaç altı haftada mı büyüdü? Yoksa beş yıl+altı haftada mı?Bizler de çocuklarımızın istediğimiz gibi olması için sabırlı olmalıyız.Bizler anne ve babalar olarak çocuklarımız üzerinde ilgimizi eksik etmeyelim.Onlara zaman ayıralım.Onlara işimize ayırdığımız zaman kadar olmasa bile yine de yeterince zaman ayıralım.Necip FAZIL'ın dediği gibi;Tohum saç,bitmezse toprak utansın.Hedefe varmayan mızrak utansın.Hey gidi küheylan,koşmana bak sen.Çatlarsan,doğuran kısrak utansın.Çin bambu ağacını unutmamanızı dilerim.İstekliler olursa bunun gibi fikirleri sizlerle paylaşmaktan onur duyarım.Herkese iyi akşamlar.
sağduyu-23.02.2007
|
|
| Fatih Sultan Mehmet henüz 12 yaşında tahta geçtiği sırada haçlılar Osmanlı üzerine yürümeye karar veriyorlar.Çünkü tahta tecrübesiz birisinin geçtiğini düşünürler.Bunun üzerine Sultan Mehmet babasını tekrar tahta çağırır.Babası II.Murat"Oğlum padişah sensin.Orduların başında sen olmalısın der."Bunun üzerine babasına şu mektubu yazar."BABACIĞIM.EĞER PADİŞAH SİZ İSENİZ,GELİNİZ ORDULARINIZIN BAŞINA GEÇİNİZ.EĞER, PADİŞAH BEN İSEM,EMREDİYORUM,GELİN ORDULARIMIN BAŞINA GEÇİN." Çıkarılacak ders:II.Murat daha 12 yaşındaki oğluna güvenip padişahlığı devrederken sizler neden biz eğitimcilere güvenmezsiniz.Bizlersiz yapılan bir toplantının nasıl hayırlı olmasını bekleyebilirsiniz.Bize güvenmeyi öğrenin ve elbirliğiyle evlatlarımız nasıl yetiştirilecekse ona göre hareket edelim.Bizler olmadan sizler bir hiçsiniz.Sizler olmadan da bizler birer hiçiz.
sağduyu-23.02.2007
|
|
| Saygıdeğer Vet.Hek.Kenan Akçan, Size Konfüçyüs'ün şu yazısını iyice okumanızı ve ona göre davranmanızı tavsiye ederim."Eskiler,erdemin ışığıyla ortalığın aydınlanması için,önce devlet işlerini yoluna koyarlardı.Devlet işlerini yoluna koyabilmek için,önce ev işlerini yoluna koyarlardı.Ev işlerini yoluna koyabilmek için,önce kendilerine çeki düzen verirlerdi.Kendilerine çeki düzen verebilmek için,önce kendi içlerindeki düzeni yoluna koyarlardı.Kendi içlerindeki düzeni yoluna koyabilmek için,önce düşüncelerini yoluna koyarlardı.Düşüncelerini yoluna koyabilmek içinse,önce bilgi eksikliklerini giderirlerdi"
KONFÜÇYÜS-23.02.2007
|
|
|
1
2
3
|
